Kartalkaya’daki otel yangını, vahim bir kazanın yol açtığı acıdan çok daha fazla anlam içeriyor…
Şimdi buradan ne kadar üzüldüğümü ya da ciğerimizin ne kadar yandığını ifade etmeyeceğim. Çünkü insan olmanın getirdiği bu tarz duyguları en azından empatiden yoksun olmayan herkes hissediyor. Hatta çoğunlukla basında ve gündelik hayatta; bu tarz felaket ve krizlerin olduğu dönemlerde hemen herkes kendi bakış açısına göre uzman olsun ya da olmasın, konuyu araştırsın ya da araştırmasın fikrini beyan ediyor ve mahkemeler kurarak; suçlu ya da suçluları cezalandırıyor. Bizler de krizle yatıp, krizle kalkıyoruz ta ki bir başka gündemle uyanıp, farklı tartışmaların içine çekilene dek… Sonra ne oluyor? Elbette olay ya da kriz büyük ölçüde unutulup bu defa da sanki bu olay hiç yaşanmamış, sanki olay ya da kaza sadece suçlanan kötü insanların bağımsız olarak ortaya koyduğu münferit bir olaymış gibi hayatlarımıza devam ediyoruz.
Yazının devamı için buraya tıklayınız